Dil ve Konuşma Terapisti Arş. Gör. Göksu Yılmaz, ses sağlığına dikkat çekerek, sesi doğru kullanmanın hem bireysel sağlık hem de mesleki performans açısından büyük önem taşıdığını belirtti. 16 Nisan Dünya Ses Günü kapsamında değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, yanlış ses kullanımının ciddi ses bozukluklarına yol açabileceğini söyledi.
Yılmaz, ses kıvrımlarının sağlığını korumak için düzenli sıvı tüketiminin kritik olduğunu vurgulayarak şu öneride bulundu:
“Ses kıvrımlarının sistemik hidrasyonunu sağlamak için yeterli sıvı alımı şart. Bunun için her 30 dakikada bir su içilmeli ya da yudumlanmalı. Günlük 8-10 bardak su tüketimi ses sağlığını korumada etkilidir.”
Ayrıca ses kıvrımlarını tahriş edebilecek sigara dumanı, kirli hava, temizlik kimyasalları gibi maddelerden de uzak durulması gerektiğini söyledi.
Sesin; solunum, fonasyon ve rezonans gibi üç temel sürecin birleşimiyle üretildiğini belirten Yılmaz, “Sesin sağlıklı çıkabilmesi için bu mekanizmaların her biri sağlıklı olmalıdır. Ses üretimi, akciğerlerden gelen hava akımının gırtlakta bulunan ses kıvrımlarını titreştirmesiyle başlar. Bu ham ses, boğaz, burun ve ağız boşluklarında şekillenerek duyduğumuz hale gelir.” dedi.
Özellikle şarkıcılar, öğretmenler, tiyatrocular, çağrı merkezi çalışanları gibi sesini mesleki amaçla yoğun kullanan kişilerin ses sağlığına ekstra özen göstermesi gerektiğini belirten Yılmaz, “Vokal performanstaki bozulmalar, hem iş gücünü hem de yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.” diye konuştu.
Yılmaz, ses kıvrımlarının bir saniyede kadınlarda 200-250, erkeklerde ise 100-150 kez birbiriyle temas ettiğini belirtti.
“Bu temas, sesin oluşum sürecinde ortaya çıkan büyük bir yük anlamına gelir. Yanlış ses kullanımı, ses kıvrımlarına zarar vererek ses bozukluklarına zemin hazırlayabilir.”
Yılmaz, sesi yanlış kullanmaya dair bazı örnekleri şöyle sıraladı:
Yılmaz, sesi korumak için günlük alışkanlıkların yeniden düzenlenmesi gerektiğini ifade ederek, “Ses hijyenine özen gösterilmeli, gerektiğinde profesyonel ses terapilerinden destek alınmalıdır. Bu hem bireysel hem toplumsal sağlık için önemlidir.” dedi.