Küme tipi baş ağrısı, başın bir tarafında, genellikle göz çevresinde hissedilen dayanılmaz ağrılar olarak tarif ediliyor. Küme tipi baş ağrılarının kesin nedeni bilinmiyor ancak küme baş tipi ağrısında vücudun biyolojik saatindeki anormalliklerin rol oynadığını düşünülüyor. Migren ve gerilim baş ağrısının aksine, küme tipi baş ağrısının gıdalar, hormonal değişiklikler veya stres gibi tetikleyicilerle ilişkili olmadığı belirtiliyor. Memorial Antalya Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Özden Yener Çakmak, küme tipi baş ağrısı hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
Küme tipi baş ağrısı, migren ve gerilim tipi baş ağrısından sonra en sık görülen primer baş ağrısı tipidir ve nedeni tam olarak bilinememektedir. Her yaşta görülebilse de 20-40 yaş arası kişilerde ve erkeklerde daha sık ortaya çıkar. Sigara kullanımı bir diğer risk faktörüdür. Alkol kullanımı da ağrı başlangıcını tetikleyebilmektedir. Küme tipi baş ağrısı göz etrafında tek taraflı, kısa süreli ve şiddetli baş ağrısı ile karakterize, belli dönemlerde ataklar halinde tekrarlayan bir baş ağrısı türüdür. Genellikle gece uykudan uyandıran şiddetli ağrılar meydana gelir.
Küme tipi baş ağrısında ağrı tipik olarak 15-180 dakika arasında sürer, gün içinde 1 ila 8 defa arasında tekrarlayabilir. Ataklar genellikle aylar ya da yıllar süren baş ağrısız dönemler ile ayrılmış olan, haftalar ya da aylar süren (sıklıkla 1-3 ay) küme dönemleri şeklinde ortaya çıkar. Kişilerde ağrı periyotlarının süresi ve zamanı sabit olabilir. Hastaların daha az bir kısmında ise düzelme olmaksızın baş ağrısı devam eder ve o zaman sürekli küme (kronik küme) olarak adlandırılır.
Küme tipi baş ağrısı tek taraflı, şiddetli, daha çok göz etrafında kendini gösteren ağrılarla meydana gelir. Ağrının bir diğer tipik özelliği genellikle geceleri ya da sabaha karşı ve aynı saatlerde başlamasıdır.
Küme baş ağrısı yaşayan kişi genellikle artan huzursuzluk nedeniyle oturamaz ve dolanma ihtiyacı hisseder. Bazen migren tipi ağrılarda da olduğu gibi ışık hassasiyeti olabilir. Ağrı atağı sırasında bradikardi (kalp hızında düşme), hipertansiyon (tansiyonda yükselme), mide salgı üretiminde artış da olabilir.
Tedavi basamakları tetikleyicilerin ortadan kaldırılması, atak tedavisi ve uzun süreli koruma yani atakların önlenmesini sağlayan profilaktik tedavi olarak sınıflandırılabilir. Öncelikle hastaların sigara, alkol gibi tetikleyicilerin kullanımını azaltmaları ya da kesmeleri gerekmektedir. Atakları tetikleyebilecek aşırı sıcağa maruziyet ve egzersizden kaçınılmalıdır. Migren ataklarından farklı olarak bu kişilerde gıda hassasiyeti, hormonal ve stresör faktörlerin atak tetikleyici özelliği yoktur.