Hamilelik hayatın önemli ve farklı bir dönemi. Bu dönemde anne sağlığı için atılan her adım bebeğin sağlığını da birebir etkiliyor. Annenin hamilelikte yaptırdığı aşı, yenidoğan en çok enfeksiyon açısından kendi aşılarını yaptırana kadar koruyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Aydan Biri, gebelikte rutin olarak yapılması gereken aşılara dikkat çekiyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu dönemde yapılacak aşılamanın iki temel amacı var. İlki, annenin yüksek risk altında olduğu bulaşıcı hastalıklara karşı korunmasını sağlamak. Gebelik döneminde annelerin bağışıklık sistemimde değişiklikler oluyor ve hassas hale geliyor. Normal dönemde anneyi daha az etkileyen bir grip enfeksiyonu, gebelik döneminde ağır bir hastalık olarak geçirilmesine yol açabilir. Ayrıca bu dönemde geçirilen hastalıklar, bebeğin sağlığı üzerinde de olumsuz etki yapacağı için aşılama daha da önemli hale geliyor.”
Hamilelikte yapılan aşılar, annelerde aşıya özgü bir bağışıklık yanıtı oluşmasını sağlıyor ve antikorların plasenta ve anne sütü yoluyla fetusa, bebeğe geçiyor, yaşamın ilk aylarında bebeği hedeflenen patojenlerden doğrudan koruyor. Hem anneyi hem bebeği koruyabilmek için her gebelikte rutin olarak yapılması gereken aşılar arasında influenza, tetanos, difteri, boğmaca sayılabilir. Yaşadığımız pandemi döneminde Covid-19 aşısı da gebelikte yapılması önerilen aşılar arasında yer aldı.
Prof. Dr. Aydan Biri, dünyada 50’den fazla ülkede rutin olarak uygulanan 3’lü karma yetişkin tip tetanos, difteri, boğmaca (Tdap) aşısına dikkat çekerek, “Henüz ülkemizde rutin olarak uygulanmasa da kadın doğum hekimlerinin önerileri ve bilinçli annelerin isteği ile hali hazırda rutin uygulamada olan Tetanos ve difteri (Td) aşısının 2. Dozu yerine uygulanabilir. Tdap aşısı, aşılanamayacak kadar küçük bebeklerde boğmacayı önlemek için de etkili ve güvenli bir stratejidir. Dünya çapında çok sayıda çalışma, Tdap gebelik aşılamasının etkinliğini ve güvenliliğini gösteriyor. Tdap gebelik aşısı özellikle yaşamın ilk 3-4 ayında bebekleri boğmacaya karşı koruyor.” dedi.
Yaklaşık 150 bin yeni doğanın dahil edildiği bir çalışmada boğmacayı önlemede Maternal Tdap aşısının aşı etkinliği değerlendirildi. Çalışmada Tdap gebelik aşılamasının aşı etkinliği, yaşamın ilk 2 ayında %91,4 ve yaşamın ilk yılı boyunca %69,0 olarak ölçümlendi. Prof. Dr. Aydan Biri, boğmaca enfeksiyonuna atfedilebilen hastaneye yatış ve ölümlerin büyük çoğunluğunun 3 ay ve daha küçük bebeklerde gerçekleştiğine işaret ederek, “Diğer deyişle ilk 3 ayda bağışıklık önemli. Bebeklerin, kendi aşı serileri 2 aylıkken başlıyor ve bu ilk seri ancak 6. ayda tamamlanıyor. Bu durum, ciddi boğmaca enfeksiyonu açısından yeni doğanlar için önemli bir savunmasızlık penceresi demek ve bu boşluk gebelikte Tdap aşılaması ile maternal antikor geçişinin sağlanması ile kapatılabiliyor. Diğer deyişle gebelikte boğmaca aşılaması erken çocukluk çağı morbidite ve hatta ölüm oranlarını azaltma potansiyeline sahip.” dedi.
Prof. Dr. Aydan Biri, deprem bölgesinde yaşayan hamilelerin bu dönemde bulaşıcı hastalıklara yakalanma riski taşıyan gruplardan olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti, “Afetlerden sonra gebelerde sağlıklı içme ve kullanma suyu ile uygun gıdaya erişimin sağlanması, folikasit, demir, D vitamini, kalsiyum gibi vitamin ve mineral takviyelerinin sağlanması ve aşılar, bağışıklık sistemini güçlendirmek ve hastalıkları önlemek için son derece önemli. Ülkemizde rutinde uygulanan TDAP aşılarının bulunamaması durumunda, ek olarak yeni doğanı yüksek bulaşıcılığı olan boğmacadan da koruyabilmek adına Td aşısı yerine Tdap aşısı gebelerde uygulanabilir.”