Generic selectors
Exact matches only
Search in title
Search in content
Post Type Selectors

Cilt kanseri sıklığı giderek artıyor! Kanserden korunmak için alınabilecek önlemler

Cilt kanseri, günümüzde en sık görülen kanserler arasında ilk sırada yer alıyor. Yaz aylarında uzun süre güneş ışınlarına maruz kalmak ise cilt kanserinin en önemli risk faktörünü oluşturuyor. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya, bu nedenle cilt kanseri oluşumunu önlemek için güneşten korunma yöntemlerinin mutlaka doğru uygulanması gerektiğine dikkat çekerek, “Güneş koruyucu ürünlerin etkinliği ispatlanmış olsa da cilt kanserine karşı en iyi korunma güneşin zararlı ultraviyole ışınlarına maruz kalmamaktır. Bu nedenle mümkünse öğle saatlerinde dışarıya çıkmamalıyız. Eğer mecbursak güneş koruyucu ürünümüzü mutlaka kullanmalı, deniz ve havuza girmek için sabah veya akşam saatlerini tercih etmeliyiz” diyor. Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya, yaz aylarında cilt kanserinden korunmak için almamız gereken önlemleri anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu!

BU SAATLER ARASINDA GÜNEŞE ÇIKMAYIN

Güneşin zararlı ultraviyole ışınlarının yeryüzüne en dik geldiği 10:00- 14:00 saatleri arasında, cildimize koruyucu ürün sürmüş olsak bile güneş altında kaldığımızda cilt kanserinin gelişme riski artıyor. Dolayısıyla mümkünse bu saatlerde dışarıya çıkmayın.

GÜNEŞ KORUYUCUNUZU MUTLAK KULLANIN

Güneşe çıkmanız gerekiyorsa almanız gereken en önemli önlemlerden biri, cildinize uygun güneş koruyucu ürünü yeterli miktarda ve sıklıkta kullanmak olmalı. Güneş koruyucu ürünün etkili olabilmesi için hem UVB hem de UVA ışınlarından koruyan özellikte ve SPF değerinin 50 veya üzerinde olması gerekiyor. Deniz kenarındaysanız güneş altında kalmak yerine, gölge yerlerde zaman geçirmeye dikkat edin. Ayrıca gölgede bulunduğunuz süre boyunca güneş koruyucu ürünü cildinize sürmeyi ihmal etmeyin.

GÜNEŞ KORUYUCUNUZU DIŞARIYA ÇIKMADAN 30 DAKİKA ÖNCE UYGULAYIN

Güneş koruyucu ürünleri genellikle sokağa çıkmadan hemen önce veya plajda kullanmak gibi önemli bir hataya düşüyoruz. Oysa bu ürünlerin ciltten emilmeleri ve koruyucu özelliklerinin başlaması belirli bir zaman alıyor. Dolayısıyla güneşten koruyucunuzu dışarıya çıkmadan 30 dakika önce sürmeyi alışkanlık edinmelisiniz.

HER İKİ SAATE BİR TEKRARLAYIN, ANCAK…

Güneş koruyucunuzu her iki saatte bir tekrarlamanız çok önemli. Ancak yüzme ve terleme sonrasında bu süreyi beklemeden ürünü cildinize yeniden uygulamanız gerekiyor.

2 YEMEK KAŞIĞINDAN AZ OLMASIN!

Güneş koruyucular cilde yeterli miktarlarda uygulanmadıklarında gereken etkiyi sağlayamıyor. Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya, bu nedenle ürünleri cildinize ideal miktarda sürmenin koruyucu etkisi açısından büyük önem taşıdığını belirterek, şöyle devam ediyor: “Vücudumuza santimetrekare başına iki mg koruyucu sürmemiz gerekiyor. Tüm vücut için düşündüğümüzde bu miktar 2 yemek kaşığına denk geliyor. Yüzümüz için de yaklaşık 1/3 çay kaşığı öneriliyor. İşaret parmağı ve orta parmağınıza çizgi halinde sıktığınız güneş koruyucuyu yüz ve boynunuza uyguladığınızda, yüzünüz için ideal miktar ürünü kullanmış oluyorsunuz.”

GÜNEŞ KORUYUCUNUZU BULUTLU HAVALADA DA MUTLAKA KULLANIN!

Pencereden, araba camlarından, balkondan ve bilgisayar ekranlarında gelen ışıklar da cildimizi olumsuz etkileyebiliyorlar. Bunların yanı sıra bulutlu havalarda da cildimizi korumamız çok önemli! Dolayısıyla bulutlu günlerde, evde veya araçta olduğunuzda SPF 15 veya üzeri koruma faktörü içeren güneş koruyucunuzu ihmal etmeyin.

SOLARYUMDAN UZAK DURUN

Sadece güneşin ultraviyole ışınları değil yapay ışık kaynakları da cilt kanserine yol açabiliyor. 2009 yılında, Dünya Sağlık Örgütü Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı tarafından ‘solaryumlarkanser sebebi olarak tanımlandı. Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya, bilinen zararlarına rağmen solaryumun günümüzde kullanılmaya devam ettiğini vurgulayarak, “Solaryum sadece cilt kanseri değil, ciltte erken yaşlanma, leke, damarlanma artışı ve cilt yapısının bozulması gibi pek çok soruna yol açabiliyor. Cildimiz üzerinde ciddi tehdit oluşturan solaryum kullanımından mutlaka kaçınmalıyız” diye konuşuyor.

KIYAFETLERİNİZDE UV KORUMALI OLSUN

Cilt kanserinden korunmak için uzun kollu, beyazlatılmamış özelliğe sahip sık dokulu ve UV absorbsiyonu ile koruma özelliği daha fazla olduğu için koyu renk kıyafetler giymelisiniz. Deniz kenarında veya açık alanda durmanız gerekiyorsa, UV korumalı kıyafetleri tercih etmenizde fayda var. Geniş tenteli şapkalar, UVA ile UVB filtresi olan geniş güneş gözlükleri takmayı da alışkanlık edinin.

BENLERİNİZİ AYNA KARŞISINDA KONTROL EDİN!

  • Cilt kanseri melanom ve melanom dışı olmak üzere iki gruba ayırılıyor. Bazal hücreli veya skuamöz hücreli olarak iki gruptan oluşan melanom dışı cilt kanserleri tüm dünyada oldukça sık görülüyor. Melanom daha nadir görülmekle birlikte erken tanı konulmazsa ölümcül olabiliyor.
  • Cilt kanseri kırmızı pullanan bir lezyon şeklinde görülebileceği gibi, deriden kabarık bir lezyon, iyileşmeyen bir yara veya asimetri, sınırları düzensiz, çoklu renge sahip, çapı büyüyen bir ben olarak da ortaya çıkabiliyor.
  • Cilt kanseri erken teşhis edildiğinde tedavi edilebilir kanser türleri arasında yer alıyor. Erken teşhis için ayna karşısında cildinizi 3 ayda bir muayene etmeniz büyük önem taşıyor. Prof. Dr. Dilek Bıyık Özkaya, “Kendinizi muayene ederken değişen bir ben, iyileşmeyen bir yara, yeni ortaya çıkmış ve büyüyen bir lezyon fark ettiğinizde dermatoloji uzmanına başvurmanız erken teşhis için oldukça önemlidir. Ayrıca hiçbir yakınmanız olmasa bile yıllık dermatolojik muayenenizi ihmal etmeyin” diyor. (HABER MERKEZİ)