Son dönemde sokakta, okullarda, trafikte ve aile içinde artan şiddet olayları, bireylerin fiziksel, psikolojik ve sosyal sağlığını olumsuz etkilemeye devam ediyor. Psikoloji Bölümü’nden Klinik Psikolog F. Arzu Beyribey, bireylerin ve toplumun ruh sağlığını koruyabilmesi için önemli bilgiler paylaştı.
Şiddetin Farklı Yönleri Şiddet; fiziksel, psikolojik, ekonomik ve dijital gibi çeşitli türlerde ortaya çıkabilmekte ve bireyler üzerinde ciddi etkiler bırakabilmektedir. Şiddetin yaygınlaşmasında ekonomik sıkıntılar, toplumsal kutuplaşma, medya ve aile içi dinamikler önemli roller oynamaktadır.
ŞİDDET OLAYLARI VE TETİKLEYEN FAKTÖRLER
- Ekonomik Zorluklar: Geçim sıkıntıları ve işsizlik, stres seviyesini artırarak bireylerde şiddete eğilim yaratabilir.
- Toplumsal Kutuplaşma: Siyasi gerilimler ve ayrıştırıcı söylemler, bireyler arasındaki güvensizlik hissini artırabilir.
- Dijital Dünya ve Medya: Şiddet içerikli görsel ve haberler, bireylerin şiddeti normalleştirmesine yol açabilir.
- Aile İçi Dinamikler: Sevgisiz bir ortamda büyüyen çocuklar, ilerleyen dönemlerde şiddet eğilimi gösterebilir.
- Eğitim Sistemi: Okullardaki disiplin anlayışı ve akran zorbalığı, çocukların şiddet davranışları geliştirmesine neden olabilir.
BİREYLERİN PSİKOLOJİSİNİ KORUMA YOLLARI
- Duygusal Dayanıklılık: Stresle başa çıkma becerilerinin geliştirilmesi, bireylerin daha dirençli olmasını sağlar.
- Stres Yönetimi: Nefes egzersizleri, meditasyon ve fiziksel aktiviteler stres seviyesini azaltabilir.
- Sosyal Destek: Yakın çevre ile sağlıklı ilişkiler kurmak, bireyin ruhsal sağlığına olumlu katkı sağlar.
ÇOCUKLARI ŞİDDETTEN KORUMA YOLLARI
- Güvenli Ortam: Çocukların kendilerini güvende hissedebileceği bir aile ortamı oluşturulmalıdır.
- Duygusal Farkındalık: Çocukların duygularını ifade etmesine imkan sağlanmalı, korkmadan kendilerini anlatmaları teşvik edilmelidir.
- Medya Kullanımı: Ebeveynler, çocukların dijital platformlarda maruz kalabilecekleri risklere karşı dikkatli olmalıdır.
TOPLUMSAL DÜZEYDE YAPILMASI GEREKENLER
Toplumda şiddeti azaltmak için eğitim programları ve farkındalık çalışmaları artırılmalı, bireylerin vicdan ve oto kontrol duygusu geliştirilmelidir. Şiddetle mücadelede, cezalandırma yerine eğitim odaklı bir yaklaşım benimsenmelidir.
