Tüm sorunlar önce içte başlar sonra bedene sirayet eder. Hastalıklar ruhun çığlıklarıdır. “Gör beni” der. Aslında bize bizi anlatır.
Aşırı kilonuz varsa, “kimden ya da neden kendimi korumak istiyorum” sorularını kendinize sorun. Misafir gibi düşünelim hastalıkları buyur edelim. Dinleyelim “bize ne anlatıyor” Onların mesajlarını alıp sevgiyle uğurlayalım. Alıp kabul etmeyelim. Birer elbise gibi üstümüze giyip gitmeyelim.
-Benim şekerim var.
-Benim tansiyonum var.
-Benim romatizmam var. Gibi gibi. Benim dediğimiz her şeyi sahiplenmiş oluruz. Ve ömür boyu onunla yaşamak durumunda kalırız.
Elbette ki sağlık sorunlarımız da öncelikle doktora gidelim. Tedavimizi de olalım. Ama şunu da kendimize hep hatırlatalım olur mu?
“Ruhlarımızı iyileştirmeden bedenlerimizi iyileştiremeyiz“.