E-sigaradaki yüksek ısı ile birinci derecede kanserojen bileşiklere dönüşen aerosolun, solunum yoluyla ciğerlere çekildiğinde en uç hava keseciklerine kadar nüfuz ettiğini işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Kemal Gül, “Bu durum akciğer hücrelerinde kronik iltihaplanmaya, DNA hasarına ve akciğer kanserine yol açmaktadır. Ne yazık ki, bazı e-sigaralarda esrar ve marihuana gibi maddeler de yer almaktadır” dedi.
VM Medical Park Samsun Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Kemal Gül, sigarayı bırakma yöntemleri arasında nikotin sakızları ve bantları gibi bir seçenek olarak geliştirilen elektronik sigaranın zararları hakkında bilgilendirmede bulundu.
Özellikle gençler arasında 2017 yılından itibaren hızla yaygınlaşan e-sigara kullanımının, klasik sigara içmeyen gençlerin bile bağımlı olmasına yol açarak yeni bir nikotin bağımlılığı şeklinin ortaya çıkmasına neden olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Gül, “E-sigaraların çekici ve cezbedici tasarımları, son zamanlarda statü ve üst sınıf imajı veren şekillerde üretilmeye başlanmıştır.
Bu durum, e-sigara talebini büyük ölçüde artırmıştır. Özellikle lise ve üniversite öğrencileri arasında e-sigara talebi katlanarak artmaya devam etmektedir” diye konuştu.
2003 yılında ortaya çıkan E-sigaraların aerosol içeriğinin ısıtıcı- buharlaştırıcı akkor şeklinde kızarmış metal yay aracılığıyla 500’den fazla kanserojen bileşiğe dönüştüğünü vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Gül, bu bileşikler arasında 2,5 mikron boyutundaki partiküller, nitrozaminler, aldehitler, akrolein, benzen, mentol, vitamin E asetatı, ağır metaller, arsenik, krom, nikel, bakır ve kadmiyumun bulunduğunu dile getirdi.
Yüksek ısı ile birinci derecede kanserojen bileşiklere dönüşen aerosol, solunum yoluyla ciğerlere çekildiğinde en uç hava keseciklerine kadar nüfuz ettiğini vurgulayan Gül, “Bu durum akciğer hücrelerinde kronik iltihaplanmaya, DNA hasarına ve akciğer kanserine yol açmaktadır.
2018-2019 yılları arasında e-sigara kullanımına bağlı olarak 2800’den fazla ani akciğer hasarı vakası bildirilmiş ve 67 ölüm vakası kaydedilmiştir” dedi.
E-sigara kullanımına bağlı akciğer kanseri ve diğer kanser vakalarının oranının, maruziyetin henüz erken olması nedeniyle tam olarak hesaplanamadığını belirten Dr. Öğr. Üyesi Gül, “Ancak 10-20 yıl süren maruziyetler sonucunda e-sigara kullanımının akciğer kanseri gibi sağlık sorunlarında önemli bir artışa yol açması beklenmektedir.
Bu nedenle toplumumuzun e-sigara kullanımı konusunda düzenli olarak bilgilendirilmesi gerekmektedir. E-sigaranın zararları televizyon programları, haberler ve sosyal medya gibi platformlarda aktarılarak halkın bilinç düzeyi yükseltilmeli ve e-sigaranın sigara gibi zararlı, kanserojen ve bağımlılık yapan bir alışkanlık olduğu konusunda sürekli bir farkındalık oluşturulmalıdır” ifadelerini kullandı.
Bazı elektronik sigaralarda esrar ve marihuana gibi maddelerin yer aldığına dikkat çeken Gül, bu durumun özellikle gençler arasında yeni bir nikotin bağımlılığı şeklinin ortaya çıkmasına neden olduğunu vurguladı.
Elektronik sigaraların çekici tasarımları ve üst sınıf imajı veren şekillerde üretilmesinin talebi artırdığını belirten Gül, özellikle lise ve üniversite öğrencileri arasında elektronik sigara kullanımının hızla yayıldığını, elektronik sigara kullanımının sigara gibi zararlı, kanserojen ve bağımlılık yapan bir alışkanlık olduğunu hatırlatarak halkın bilinçlendirilmesi çağrısında bulundu. (İHA)